Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, ADD Çaycuma Şube Başkanının yapmış olduğu basın açıklamasına cevap verdi.
Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı’nın basın açıklaması şu şekilde;
ADD Çaycuma Şubesi, Belediye Meclisimizin 04.03.2015 tarihli toplantısında yaptığım konuşmayı ve toplantıda alınan karardan hareketle Olağanüstü Genel Kurula gideceğini bildiren Basın Bildirisine ilişkin görüşlerimi kamuoyu ile paylaşıyorum. ADD Şube Başkanının Basın Bildirisi, gerçekleri yansıtmamaktadır. Çaycuma’nın demokrat ve ilerici insanlarını, bir yıldır son derece başarılı uygulamalar yapan Belediyemize karşı “kışkırtma” amacı taşımaktadır.
ADD, Olağanüstü Genel Kurulu’nun hepimiz için hayırlı ve uğurlu olmasını diliyor, saygılarımı sunuyorum.
— EK —
BELEDİYE MECLİS KONUŞMALARINDAN;
Gündem maddesi görüşülme öncesi CHP Grubu adına söz alan Meclis Üyesi Behçet Uzaldı; “Bilindiği gibi bina hazine tarafından Belediyeye tahsis edildiği doğrudur. Belediye mülklerinin dernek, cemaat ve cemiyetlere tahsis edemeyeceği yolunda bir hüküm yoktur. Belediye ile ortak proje düzenlemeleri halinde Belediyeler kamu yararı derneklere tahsis yapabilirler. Bu zamana kadar ADD’ye yapılan bu tahsisler yasadaki bu serbestlikle yapılmıştır. Bunu belirterek konunun diğer hassas yönüne geçelim. Komisyonun oy çokluğuyla aldığı karar; bahsedilen yerin ADD’ye tahsisi devam etmesi yönündedir. Ancak, grubumuzun aldığı bir karar var. Bahis konusu mülkün alt katının Çaycuma Kent Konseyine ağırlıklı olarak engellilerin kullanımına tahsis edilmesi. Bahis konusu binanın üst katının ADD’ye tahsisinin devam etmesi ve bu tahsislerin birer yıl süreli olması, tahsislerin geleceğini proje bazında değerlendirip tekrar meclis tarafından karar alınıp uzatıla bilinmesini istiyoruz. Bu yönde oylama yapılmasını istiyoruz.” dedi.
Belediye Başkanı Bülent Kantarcı yaptığı konuşmada şöyle dedi;
“ADD’nin uzun yıllardır devam eden tahsisi var. Bu memlekette bazı konular tabudur, Atatürk’te birileri tarafından tabu görülmektedir. Din de bir tabudur. Bu tür konular yıpratılmak amacıyla kullanılabilen kavramlardır. Ben bu geldiğimiz noktada buradan bütün Çaycuma’ya ve dünyaya şunu duyurmak istiyorum; Biz Çaycuma Belediyesinin yeni yönetimi olarak, Çaycuma Belediyesinin Çaycuma’ya hizmetini en eşit, en adil, en tarafsız bir şekilde yapması ve Belediyenin gerek gelirlerini-giderlerini kontrol etmek, gerekse Belediyenin varlıklarını akılcı bir biçimde yönetmek için varız. Bu güne kadar da böyle hareket ettik. Hiçbir türlü spekülasyona kimsenin girmesine izin verecek davranışta bulunmadık. Hiç kimseyi kayırmıyoruz, kimseye de bir ayrıcalık sağlamıyoruz. Toplumun bütün kesimlerine eşit mesafedeyiz. Bunu buradan bir kez daha duyurmak istiyorum. Bundan önceki dönemlerde Belediyenin mülkleriyle ilgili bir takım hesaplar yapılmış. Ya kurumsal ya kişisel bir takım şeyler yapılmış. Biz bunlara girmedik girmiyoruz. Şunu gördük; hukuki anlamda araştırdığımızda Belediyenin kamu kurumları haricinde hiçbir kimseye yer tahsisi yapamayacağı. Ancak bir şartla, kamu yararına çalışan derneklerle proje oluşturma ve bu projeyi ortak yürütmek kaydıyla yer tahsisinin yapılabileceği yasada var. ADD’ye de yapılan bu tahsiste bu gözetilmeden yapılmış. Kızılay’a yapılan tahsiste de bu gözetilmeden yapılmış ve hatta Muhtarlar Derneği gibi bir kakım kuruluşlara yerler verilmiş ve bunlar da ödenmesi mümkün olmayan bir borçla karşı karşıya. Biz Belediye olarak her türlü emlak varlığımızı da akılcı bir biçimde yönetmek zorundayız. Ayrıca geçmişte Çaycuma’da Kent Konseyi yoktu. Şuanda Çaycuma’da içinde yüzlerce insanın görev aldığı, içinde kadım meclisi, çocuk meclisi, engelliler meclisi, yaşlılar meclisi gibi ir takım meclislerin ve çalışma gruplarının yer aldığı bütün Çaycuma’yı içine alan büyük bir kuruluşu hayata geçirdik. Biliyorsunuz. Bu kuruluşun yere ihtiyacı var. Bu kuruluşa bir yer yetecek değil. Bu kuruluşun önümüzdeki dönemde kadınlarına da, çocuklarına da, yaşlılarına da hepsine biz Belediye olarak çalışma alanlarını oluşturmak zorundayız. Bu konuda ilk yaptığımız iş; parkın oradaki altıgen binanın daha önce TSO’ya tahsis edildiği ve bu tahsisin de yine usulüne uygun olmadığını tespit ettik. Kent Konseyini kurar kurmaz TSO’ya talepte bulunduk. Bize bu binayı iade edin, biz burayı Kent Konseyine tahsis ediyoruz diye. Oradan da bize bununla ilgili bir takvim içeren kabul yazısı geldi. Ancak şuana kadar da TSO buna uymadı. Biz bunu hukuk çerçevesinde o binayı da Çaycuma’nın hizmetine kavuşturacağız. Çaycuma Belediyesi Odanın kullanım amacıyla aldığı bir yeri başkasına kiraya vermesi zaten düşünülemez. Dolayısıyla biz Kent Konseyini Çaycuma’yı kucaklayan bir kurum olarak görmek istiyoruz. Bunun için gerekli alt yapıları da kuracağız.
Atatürkçü Düşünce Derneği benim de Çaycuma’da ilk kurucularından olduğum ve Atatürk’ü çok seven insanların olduğu Kamu Yararına bir dernektir. Bu derneğe üye olmayanların da Atatürk’ü sevmeyeceği anlamı da gelmez tabii ki şüphesiz. Bu derneğe yıllar evvel o bina tahsis edilmiş, altı da kütüphaneymiş. Daha önce de ADD başkanlığı yapan FUAT KALAYCI arkadaşımla da istişarede bulunduk. Kültür Sarayı faaliyete geçtikten sonra oradaki kütüphanenin revaçta olmadığını ve oranın bir sergi salonu olarak kullanılmasının daha uygun olacağını ADD’nin şimdiki yöneticileri beyan etmişler FUAT beye. Biz de bu doğrultuda zaten Kent Konseyine ayrılan bir yer bütün Çaycuma’ya ait bir yer demektir. Yine orada ADD’yi de muhafaza ederek ama proje doğrultusunda. Yani Belediye ile ortak oluşturulan projeler doğrultusunda üst katta bulunması, alt katın da özellikler engellilere tahsis edebileceğimiz düzayak olan başka bir yerimiz yok. Ulaşımı rahat olan yakın bir zamanda tahsis edebileceğimiz bir yer yok. ”
Ardından oylamaya geçildi. Mustafa Topcu çekimser, diğer üyeler kabul oyu verdi.