Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı 8 Mart nedeniyle yayımladığı mesajda, “Egemenliğin tek bir kişiye devredilmesine en güçlü itiraz kadınlardan yükseliyor. Bu itirazın yarınların aydınlık, başı dik, güçlü ve onurlu bir Türkiye’sini de yaratacağına inanıyorum” dedi.
Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle bir mesaj yayımlayarak, “Ülkemizde giderek artan sorunlar en çok kadınlarımızı etkiliyor. Açıklanan rakamlar, işsizlikten en büyük payı kadınların aldığını gösteriyor. Artan hayat pahalılığı, kadınların gönül hoşluğuyla çocuklarına sofra kurmasını zorlaştırıyor. Yaygınlaşan şiddetin acısını en çok kadınlar yaşıyor. Patlayan her bomba, gelen şehit haberi, en çok kadınların yüreğini dağlıyor; evlat acısını en derinde yaşayan kadınlar, insana yönelik her türlü saldırının en büyük mağduru oluyor. Bunlara ek olarak, kadınlar, bir de erkek şiddetine uğruyor. Kadına yönelik şiddet, son yıllarda sistematik şekilde artıyor” dedi.
BU ÇAĞDA ÇOCUK GELİN KABUL EDİLEMEZ
Eğitimde de kadınlar açısından kötü bir tablo olduğunu ifade eden Kantarcı, “Türkiye’de erkek ve kız çocuklarının okullaşma sayılarına bakıldığında, erkeklerden farklı olarak, 600 bin kız çocuğunun okula gidemediği görülüyor. Bu nedenle Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Örgütü (UNICEF),Türkiye’yi, eğitimde cinsiyet eşitliğinin sağlanması ve bu konuya daha fazla duyarlılık göstermesi gerekli 25 ülke arasında sayıyor. Bazı illerde kız çocukların eğitim görmesinin önündeki en önemli engel, okul ve derslik yetersizliği olarak görünüyor. TÜİK verilerine göre,2015’te zorla evlendirilen çocuklardan 31 bin 337’si kız, 1483’ü erkek çocuk olarak belirlenirken, 15-17 yaş arasında doğum yapan çocukların sayısı da 17 bin 789 olarak ifade ediliyor. Yine aynı veriler, son 10 yılda, 482 bin 908 kız çocuğunun zorla evlendirildiğini gösteriyor. Bu çağda bu tablo kabul edilemez” diyerek açıklamasını sürdürdü.
LAİKLİK VE TOPLUMSAL EŞİTLİK KADINLAR İÇİN ÇOK ÖNEMLİ
Kantarcı açıklamasının son bölümünde, “Bu tablo, aynı zamanda, laikliğin, toplumsal eşitliğin kadınlar için ne kadar önemli olduğunu da ortaya koyuyor. Ülkedeki tüm kadın örgütleri, tam da bu nedenlerle bu olguları zedeleyen uygulamalara karşı ayağa kalkıyor. Tehlikenin farkında olan tüm kadınlar iradesini, özgürlüğünü ve haklarını bir kişi, zümre ya da odağa teslim etmek istemiyor. Egemenliğin tek bir kişiye devredilmesine en güçlü itiraz kadınlardan yükseliyor. Bu itirazın yarınların aydınlık, başı dik, güçlü ve onurlu bir Türkiye’sini de yaratacağına inanıyor, bu duygularla tüm kadınların Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün kutluyorum” şeklindeki ifadelere yer verdi.