Çaycuma’da bir konferans veren Toplum Gönüllüleri Vakfı Kurucusu İbrahim Betil, “Eleştirmek yerine değiştirmeyi hedeflemeliyiz. Hiçbirimizi ‘Bana ne’ ya da ‘Ben yapamam’ dememelidir. Her insan özeldir.” dedi.
Toplum Gönüllüleri Vakfı kurucusu İbrahim Betil, Çaycuma Meslek Yüksekokulunda “Sosyal Girişimcilik” başlıklı bir konferans verdi. BEÜ Çaycuma Meslek Yüksekokulunun, Çaycuma Kent Konseyi ile ortaklaşa düzenlediği etkinliğe yoğun ilgi olduğu gözlendi. Konferansı, Çaycuma Kaymakamı Serkan Keçeli, Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Özdemir, BEÜ ÇMYO Müdürü Hikmet Yazıcı, Garnizon Komutanı Selçuk Özen, Çaycuma Kent Konseyi Başkanı Berna Çimsalan Özyurt, Çaycuma Emekliler Derneği Başkanı Nizamettin Eyidoğan da izledi. Bir selamlama konuşması yapan Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, ilçelerinde, ömrünü eğitime adamış müstesna bir ismi ağırlamaktan mutlu olduklarını bildirerek katılan herkese teşekkür etti.
EKONOMİDE 18’İNCİ, EĞİTİMDE 92’NCİ SIRADAYIZ
Daha sonra kürsüye gelen İbrahim Betil 1994 yılından beri sivil toplumun içinde olduğunu belirterek buraya sosyal girişimciliğin önemini ve sivil toplum konusunda edindiği deneyimleri paylaşmaya geldiğini söyledi. Betil, “Kurumların iki türlü sermayesi var, bunlardan birincisi maddi sermaye, ikincisiyse insani sermayedir. Uzun çalışma yıllarım boyunca insani sermayenin, maddi sermayeden çok değerli olduğunu öğrendim. Çünkü parayı bir şekilde bulabiliyorsunuz. Ama değerli insan bulmak her zaman mümkün olmuyor. Sosyal sermaye ancak eğitimle mümkündür. Ne yazık ki insani gelişim endeksi sıralamasındaki yerimiz çok iyi değil. Özellikle eğitimde çok gerilerdeyiz. Türkiye dünyanın 18. Büyük ekonomisi oldu ama eğitimde 92. sıradayız. Türkiye’yi geliştireceksek, eğitime mutlaka önem vermeliyiz. Sosyal sermayeyi başka türlü geliştirmemiz mümkün değil” dedi.
SİVİL GİRİŞİMLERİ GÜÇLENDİRMEMİZ GEREKİYOR
Birçok sivil toplum örgütünün doğru işler yapmak için yola çıktığını ancak ideolojik yönelimleri nedeniyle tepki çektiğini de bildiren Betil, “Sivil toplum örgütlerinin temel amacı, toplumun yerelden başlayarak nabzını tutmak, burada saptanan ihtiyaçlar üzerinden çalışmalar yapmaktır. Türkiye merkezi idareyle yönetilen bir devlettir. Toplumda var olan ‘Baba devlet’ kavramı sivil toplumun gelişmesini engellemektedir. Devletin merkeziyetçi yapısı, sivil toplum örgütlerinin örgütlenmesine engeller çıkarması pek çok sivil toplum örgütünün merdiven altına girmesine neden oluyor. Eğer gerçek bir demokrasi istiyorsak sivil girişimleri mutlaka güçlendirmemiz gerekmektedir. Sivil toplum da çoğulculuğu öne çıkarmalı, farklılıkları zenginlik olarak görmeli, tek tip insan modeline karşı çıkmalıdır. Böyle bir model olamaz” dedi
GENÇLERE GÜVENMELİYİZ
Sivil girişimcilikle ilgili başarılı örnekler vererek konuşmasını sürdüren Betil, “Sivil girişimde iki önemli unsur bulunuyor. Bunlardan birincisi yapılacak çalışma toplum yararına olmalıdır, ikincisi de, bu sürdürülebilir olmalıdır. Eleştirmek yerine değiştirmeyi hedeflemeliyiz. Hiçbirimizi ‘Bana ne’ ya da ‘Ben yapamam’ dememelidir. Her insan özeldir. Herkesin farklı yetenekleri bulunuyor. Eğer beyinleri formatlamak yerine, insanların farklılıklarını koruyup geliştirecek bir sistem kurulursa, ortaya müthiş sonuçlar çıkacaktır. Gençlere güvenmeliyiz. Bir toplumun en önemli kaynaklarından biri genç nüfustur. Türkiye yaş ortalaması son derece düşük bir ülke. Gençlere fırsat vererek yaratıcılıklarını, yeteneklerini geliştirmelerine fırsat vermemiz lazım” dedi. Soru cevaplarla zenginleşen etkinliğin sonunda Çaycuma Kaymakamı Serkan Keçeli ile Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, günü anısına İbrahim Betil’e çeşitli armağanlar sundu.