Belediye Başkanımız Bülent Kantarcı kardeş kent Agryz’da Tatarların ulusal bayramı Sabuntay’da yaptığı konuşmada, “Büyük Türk şairi Nazım Hikmet, bir şiirinde, ‘Umutluyum dostlar Akarsular gibi’ der. Ben de umutluyum dostlar, birlikte çok güzel işler başaracağız. Bir yandan tarihin derinliklerinden gelen Türk-Tatar halkının kardeşliğini daha da perçinlerken, diğer yandan ülkelerimizin ekonomik, sosyal gelişimi için adımlar atacağız.” dedi.

Belediye Başkanımız Bülent Kantarcı başkanlığındaki Çaycuma heyetinin kardeş kent Agryz’daki temaslar sürüyor. Tataristan’ın mili bayramı Sabantuy’ın Agryz’daki kutlamalarına katılan heyet tören alanına girişte halkoyunları topluluğunca karşılandı. İlk önce Sabantuy Bayramı’nın en eski geleneklerinden biri olan at yarışlarını izleyen heyet, daha sonra Sabuntay Bayramının kutlandığı alana geçti. Sabuntay alanına Kazan Milletvekili Aryat Zaripov, Moskova Milletvekili Aryat Farahon ve Agryz Belediye Başkanı Lenar Nurgayanov ile birlikte giren Belediye Başkanımız Bülent Kantarcı burada Agryz’da yaşayan en büyük halklar olan Tatar, Rus, Mari, ve Udmurtlarca yapılan geleneksel gösterilerle karşılandı. Herkesin kendi ulusal kıyafeti, yemeği ve müziklerini sergilediği stantları gezen Başkan Kantarcı, törende bir de konuşma yaptı.

KÜLTÜR ZENGİNLİĞİNİZİ MUTLU BİR ŞAŞKINLIKLA SEYREDİYORUM

Başkan Kantarcı burada yaptığı konuşmada, “Bugün burada, sizleri arasında, kardeş evinde buluşmanın mutluluğu içindeyim. Konuksever, çalışkan, cana yakın, onurlu, güvenilir, dürüst gibi bir insanın taşıması gereken ne kadar vasıf varsa hepsine sahip olduğunu bildiğimiz Tatar halkının kültürel zenginliğini de yakından tanıma şansına erişiyoruz. Bu zenginliği mutlu bir şaşkınlıkla seyrediyorum. Tatar kardeşlerimin bin yılların içinden süzülüp gelen gelenekleri bu derece coşkulu şekilde yaşatmasından büyük sevinç duyuyorum.” dedi.

SİZLERİ YAKINDAN TANIDIKÇA ATALARIMIZIN BİRBİRİNE GÜVENMEKTE NE KADAR HAKLI OLDUĞUNU ÇOK DAHA İYİ ANLIYORUM

Ortak tarih ve kültür içinden gelen ve tarihin her döneminde iyi ilişkiler içinde olan Tatar ve Türk hakları, iyi ve kötü günlerinde hep dayanışma içinde olduğunu söyleyen Başkan Kantarcı, “Karşılıklı güvene dayalı ilişkiler geliştirdi. Sizleri yakından tanıdıkça atalarımızın birbirine güvenmekte ne kadar haklı olduğunu çok daha iyi anlıyorum. Ülkemizin, ortak dil, tarih ve kültürel bağlarla bağlı olduğu Tataristan’la ilişkilerimizi her alanda, karşılıklı yarar temelinde geliştirmek istiyoruz. Bir büyük kültür coğrafyasının en güzel renklerinden biri olarak gördüğümüz Tatar kardeşlerimizin ülkemizin sosyal, kültürel, bilimsel gelişimine sundukları katkıyı takdirle karşılıyoruz.” dedi.

TATARLI AYDINLARIN ÜLKEMİZDE TARİH BİLİNCİNİN, ULUS OLMA ŞUURUNUN OLUŞUMUNDA ÇOK BÜYÜK PAYI VARDIR.

Bunlardan biri olan Yusuf Akçura olduğunu söyleyen Başkan Kantarcı, konuşmasında, “Ülkemizde, tarih bilincinin, ulus olma şuurunun yapıtaşlarından biri olan Türk Tarih Kurumunun önce kurucusu olmuş, daha sonraki süreçte de başkanlığını üstlenmiş çok önemli bir aydın ve siyaset insanıdır. 1880 yılında Kazan’da doğan Sadri Maksudi Arsal, tıpkı Akçura gibi ülkemizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün yakın çalışma arkadaşlarındandır. Bizzat yüce Atatürk tarafından milletvekili seçilen değerli şahsiyet, Ankara Hukuk Fakültesinde dersler vermiş, Türkçenin sadeleştirilmesi, Arapça ve Farsça kelimelerden arındırılması için önemli çalışmalar yapmıştır. Bir diğer Tatar bilim insanı arkeolog ve etnolog Hamit Zubeyr Koşay Türk Tarih Kurumu ile Türk Dil Kurumunun kuruluşunda önemli rol almakla kalmamış, ülkemizde Etnografya Müzesi’nin kurucuları arasında da yer alarak çok önemli hizmetlere imza atmıştır. Yine Kazanlı aydın Reşit Rahmetli Arat Mustafa Kemal Atatürk’ün üniversite reformu ve Avrupa’daki bilim insanlarını Türkiye’ye davet etme siyaseti çerçevesinde 33 yaşındayken İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı kürsüsüne profesör tayin edilmiştir. Arat, Türk Tarih Kurumu üyeliği, Türk Dil Kurumu üyeliği, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü kurucu üyeliği ve Milletlerarası Şark Tetkikleri Cemiyeti sekreterliğini yapmış, Türkiye’ye gelen diğer Tatar bilim insanları gibi umumî Türk tarihine dair çok sayıda eser vermiştir. Bu şekilde çabası olan daha birçok aydını saymak mümkündür.” şeklinde ifadelere de yer verdi.

TATARİSTAN DÜNYA EVİMİZİN HER RENKTE AÇAN ÇİÇEK BAHÇESİ

Doğu ile Batı medeniyetlerinin kesiştiği noktada olan Tataristan’ın tıpkı Türkiye gibi Asya ile Avrupa’nın birleşim noktasını oluşturduğunu da söyleyen Kantarcı, “Farklı pek çok etnik kimliğin yanı sıra İslam ve Hristiyan inançlarının da barış içinde yan yana yaşadığı bu güzel ülke her yönüyle dünya evimizin her renkte açan çiçek bahçesi gibi gözümüzü alıyor. Bizler bu büyük çiçek bahçesinde, siz değerli dostlarımın arasında bulunmaktan çok mutluyum ve gösterdiğiniz bu muhteşem konukseverlikten dolayı çok teşekkür ediyorum.” dedi.

TÜRKİYE İLE TATARİSTAN ARASINDAKİ BAĞLARIN DAHA DA GÜÇLENMESİNE KATKI SUNMANIN ONURUNU YAŞIYORUZ

Balkan kantarcı konuşmasına, “Türkiye’nin Zonguldak ilindeki bir yerel yönetim olarak, yerelden evrensele uzanan bir çizgide hizmet üreten Çaycuma Belediyesi olarak, ülkemize, yalnızca kendi sınırlarımız içinde değil, her alanda hizmet verme çalışıyoruz. Bugün de siz değerli Tatar kardeşlerimizin Sabantuy Bayramını kutlar, coşkunuza ortak olur, kültür değerlerinizle kucaklaşırken Türkiye ile Tataristan arasındaki bağların daha da güçlenmesine katkı sunmanın onurunu yaşıyoruz. Öyle ümit ediyorum ki, bu ilişkileri çok daha ilerilere taşıyacak Agryz ve Çaycuma’nın kültürel, ekonomik, sosyal gelişimi için birlikte çok önemli çalışmalara imza atacağız. Sizlerin gösterdiği konukseverlik ve bu ilişkilerin gelişimi için taşıdığınız arzu belirlediğimiz ortak hedeflere çok hızlı şekilde ulaşabileceğimizin işaretini veriyor.” diyerek devam etti.