EKONOMİK YAPI
Yakın dönemlere kadar Çaycuma’da temel ekonomik etkinlik; tarım ve maden işçiliğidir. 1960ların ortalarından itibaren Avrupa’ya çalışmaya giden gurbetçilerin inşaat yatırımları da ekonomiyi beslemiştir.
Genelde tarım alanlarının sınırlı olduğu Zonguldak ilinde, Filyos Çayı boyundaki verimli ovalar, bitkisel üretim bakımından önem taşır. Bu kesimde mısır, sebze ve meyve üretilir. 1950’li yıllarda Bulgaristan’dan getirilen ve tren istasyonun doğusuna yerleştirilen göçmenler, tarımsal faaliyetin gelişimine ciddi katkılar sunar.
Hayvancılık, özellikle geleneksel manda yetiştiriciliği de ilçede yapılan tarımsal etkinliklerin başlıcaları arasında yer almaktadır. Merkezde, cumhuriyetin ilk yıllarından 1980’lere kadar maden işçilerine yönelik, çok sayıda terzihane ve kundura imalathanesi mevcuttur.
Halkın yakın zamana kadar en önemli gelir kapılarından biri madenciliktir. Ancak ülkedeki ekonomik politikalara koşut olarak madenlerin daraltılması Çaycuma’yı da etkiler. Madende çalışan işçi sayısı 1980’den sonra hızla azalır. Özellikle kırsal kesim, bir emekli bölgesi haline dönüşür.
İlçede sanayi faaliyetleri, 1940’lı yılların sonuna doğru başlar. Filyos beldesinde (nahiye) bir devlet kuruluşu olarak 1945 yılında temeli atılan ve 1949 yılında deneme üretimine başlayan, Filyos Ateş Tuğla Fabrikası, bu beldenin uzun süre ilçenin en önemli yerleşim birimi olmasını sağlar. Çaycuma ilçe merkezinde 1940-1950li yıllardaki insan gücüyle üretim yapan “Tuğla Harman”ları, ilerleyen yıllarda küçük çaplı Tuğla ve Kiremit Fabrikalarına dönüşür. 1960’lara gelindiğinde; hızar atölyeleri, su değirmenleri, küçük yağ imalathaneleri, bir yoğurt imalathanesi mevcuttur. Bunlardan Yurtbay Tuğla ve Çaycuma Süt, büyüyerek, günümüz kadar gelir. Yurtbay Tuğla ise çok daha ileri giderek Türkiye’nin ilk 500 firması arasına girmeyi başarır. Zeki Yurtbay, Türkiye ve dünya çapında üretim yapan seramik ve tuğla fabrikaları kurar.
Çaycuma’da 1960’ların başında küçük sanayi adına sadece Ruhi Taneri’nin küçük bir Torna Atelyesi ile bir iki küçük oto kaportacısı ve tamircisi bulunmaktadır. O yollarda oto yedek parçacısı bulunmamaktadır. Küçük sanayinin kıpırdanması ve yeni torna vs. atölyelerinin açılması SEKA inşaatlarının başlamasıyla gerçekleşir. Motor yenileme atölyelerinin açılması ise çok daha sonradır.
O yıllarda Bartın-Ankara yolu, İstasyon semtinden geçmekte ve tamirciler bu yol üzerinde yer almaktadır. Giderek sayıları artması üzerine, yeni Ankara yolu ile Filyos Çayı arasında kalan araziye, 1980’lerde, Küçük Sanayi Sitesinin yapımına başlanır. 212 işyerinin bulunduğu bu siteye ileriki yıllarda Yeşil Çaycuma adı altında yeni bir site eklenir. Şimdilerde Çaycuma Küçük Sanayi Sitesi, her türlü imalat ve onarımın yapıldığı önemli bir merkez halindedir.
Temeli 1965 yılında atılan ve 1969 yılında hizmete giren SEKA Kağıt ve Selüloz Fabrikası, Çaycuma’nın gelişmesinde ve nüfusunun atmasında önemli rol oynar. Bunun sonucunda Çaycuma, 1970’te nüfus bakımından Filyos’u geride bırakır, 1985’te merkezin nüfusu 10.000’i, şimdilerde ise sanayi, ticaret ve hizmet sektörlerindeki gelişimin etkisi ve yakın köylerin mahalleye dönüşmesi ile nüfusu 25.000’i geçer. İlçedeki ekonomik faaliyetler içerisinde sanayi önemli bir yere sahiptir. 2014 yılı verilerine göre faal nüfusun % 42,4’ü sanayi kesiminde istihdam edilmektedir.(13)Çaycuma’nın en önemli sanayi kuruluşu, Türkiye’nin üçüncü büyük kâğıt fabrikası olarak kurulan SEKA Çaycuma Kâğıt Fabrikası’dır.Bu fabrikanın Çaycuma için büyük önemi bulunmaktadır. 1960 ihtilali sonrası DPT’nin (Devlet Planlama Teşkilatı) 1963 yılında kurulmasıyla planlı dönemin ilk temel sanayi tesislerindendir. Batı Karadeniz Bölgesi’nin çam, kayın ve köknar ormanlarından faydalanarak yüksek mukavemetli oluklu mukavva, ambalajlık-torbalık kağıt ve selüloz üretmek için yapılmıştır. Tesislerin temeli 21 Şubat 1965’te zamanın Başbakanı Süleyman Demirel tarafından atılır. Fabrikanın resmi açılışı, 26 Eylül1970’de, yine Başbakan Süleyman Demirel’in de katıldığı bir törenle yapılır. Çaycuma’nın endüstriyel gelişiminde büyük rol oynayan ve ilçe merkezini tipik bir endüstri kentine dönüştürerek gelişimini sağlayan SEKA Kağıt Fabrikası, kentin sosyal hayatında da büyük dönüşümlere neden olur.
Ülkedeki sanayileşme hareketine koşut olarak kurulan ve yaklaşık 6000 kişinin çalıştığı sanayi tesisleri, artan nüfusun ihtiyaçlarını karşılayacak hizmet kollarının gelişmesine de yol açar. 1990’lı yıllarda, Organize Sanayi Bölgesi’nde, yörenin kalkınmada öncelikli bölge ilan edilmesinin etkisiyle kurulan büyük fabrikalar, sektörel çeşitliliği daha da artırır. OSB’de GERSAN gibi Türkiye’nin ilk 500 firması arasında yer alan bir şirketin yanı sıra, temizlik kâğıtları, tekstil, mobilya vs. üretimi yapan 50 civarında fabrika bulunmaktadır. Geçmişte küçük bir tarım-hizmet yerleşmesi olan Çaycuma, sanayi ve hizmetlerde meydana gelen gelişmelere bağlı olarak bir sanayi-hizmet kenti halini alır. Son zamanlarda, serbest bölge için Filyos Çayı kenarında kamulaştırılan verimli alanlarda, eski yer sahipleri tarafından Hazine’den kiralanan araziler üzerinde, organik tarım yapılmaktadır.
SEKA kağıt fabrikası, Özelleştirme Yüksek Kurulunun 19.06.2003 tarihli kararı ile OYAK grubu şirketlerinden OYKA’ya satılır. Başarılı özelleştirme sonucu, OYKA fabrikayı köklü bir revizyona tabi tutarak, büyük yatırımlarla, teknolojisini yeniler, kapasitesini artırıp, kalitesini dünya standartlarına taşır. SEKA’ya ait sosyal tesisler ise 2005 yılında, mevcut dokusu korunmak kaydıyla Çaycuma Belediyesine devredilir. Günümüzde yeşil dokusu, planlı ve düşük yoğunluklu yapılaşmasıyla, Çaycuma içinde bir vaha özelliğini taşıyan bu alanın, sosyal bina ve etrafındaki bahçesi dışındaki tamamı, Belediye dışındaki devlet kurumlarına tahsis edilmiştir. Sosyal Bina, Çaycuma Belediyesi tarafından, aslına uygun bir şekilde restore edilerek Çaycuma halkının kullanımına açılır.
1980’lere kadar izlenen politikalar nedeniyle madencilik ve kâğıt sektörüyle sınırlı kalan yöre ekonomisi, 1980’lerde hayata geçirilen ekonomik politikalarla dışa açılma sürecine girer. Bu süreç bölge için son derece sancılı geçer, yörenin en önemli istihdam kaynağını oluşturan Ereğli Kömürleri İşletmesi (1983’ten sonra Türkiye Taşkömürü Kurumu) hızla tasfiye edilir. 60 binlerde olan istihdam hacmi, 10 binlere kadar düşürülür. Cumhurbaşkanı Turgut Özal döneminde kalkınmada birinci derecede öncelikli yöre ilan edilen bölgede kimi teşviklerin de yardımıyla dışa açılım süreci başlar.
Yöre ekonomisinin gelişimi açısından önemli eşiklerden biri de 7.4.1967’de Esnaf ve Sanatkârlar Derneğinin ve Kredi Kefalet Kooperatifinin kurulmasıdır. Kağıt fabrikasının hammaddelerini ve mamul maddelerini taşımak üzere 150’den fazla ortağı olan Motorlu Taşıyıcılar Nakliyat Kooperatifi 30.6.1970 tarihinde kurulur. 1984 yılında Çaycuma Ticaret Odası(ÇTSO) kurulmuştur. ÇTSO, bir dönem başta Çaycuma Organize Sanayi Bölgesi (ÇAYORSAN) olmak üzere havaalanı, üniversite vs. bölgenin önemli ekonomi projelerinin sahibi, takipçisi ve uygulayıcısı olmuştur. ÇTSO’nun kuruluşundan sonraki süreçlerde, yörenin ekonomik sorunları ve çıkış yollarıyla ilgili hazırladığı raporlar ilçenin yol haritasını belirleyen vizyon belgeler niteliği kazanır.
KAYNAK: Çaycuma Belediyesi Stratejik Plan 2014-19
ÇAYORSAN
Sanayinin uygun görülen alanlarda yapılanmasını sağlamak, çarpık sanayileşme ve çevre sorunlarını önlemek, kentleşmeyi yönlendirmek, kaynakları rasyonel kullanmak, bilgi ve bilişim teknolojilerinden yararlanmak, sanayi türlerinin belirli bir plan dahilinde yerleştirilmesi ve geliştirilmesi amacıyla ülkemizde Organize Sanayi Bölgeleri (OSB) kurulmaya başlanır. Toplam alanı 125 hektar olan Çaycuma Organize Sanayi Bölgesi Zonguldak, Bartın ve Karabük illerinin tam ortasında bulunmaktadır. Ulaşım yollarına son derece yakındır. Ereğli ve Karabük Demir Çelik Fabrikalarının 80, planlanan Filyos Endüstri Bölgesi ve Filyos Limanının yaklaşık 10 km uzağındadır. 64 adet sanayi parselinden oluşmaktadır. 61 parselin sanayicilere tahsisi yapılmıştır, 3 adet sanayi parseli ve 2 adet hizmet destek alanı hali hazırda yatırımcıları beklemektedir. Çaycuma Organize Sanayi Bölgesinde altyapı yönünden bir sorun bulunmamakta, tüm yatırımcılara eksiksiz hizmet sağlanmaktadır. Düz bir arazi üzerinde kurulması, bölge içinde her parsel sınırında su, elektrik, doğalgaz, pis su hattı, drenaj ve telefon ile destek hizmetlerinin bulunması bölgeyi yeni yatırımlar açısından tercih sebebi kılmaktadır.
ÇAYORSAN 1992’de dönemin Çaycuma Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Maksut Çavdar’ın döneminde kurulur; yer seçimi, kamulaştırmalar ve imar planının yapımı TSO Yönetim Kurulu üyesi ve Başkanvekili Bülent Kantarcı’nın yer aldığı gönüllü bir ekip tarafından yapılır. Altyapı yapım ihalesi 1994 yılı başında yapılır, ancak 5 Nisan kararları nedeniyle oldukça gecikmeli olarak hayata geçer. Yatırımın başlamasında ve gerçekleşmesinde dönemin Devlet Bakanı Güneş Müftüoğlu’nun büyük çabaları bulunur. ÇAYORSAN’da sektör yoğunluğu sırası ile konfeksiyon, mobilya, ambalaj, gıda ve makine sektörlerine ait tesislerdedir. Diğer sektörler ise temizlik kâğıdı, cam, inşaat yapı malzemeleri ve çelik kapıdan imalathanelerinden oluşur. Tüm sanayi parsellerinin tahsisi yapıldığında 4000-4500 kişiye istihdam sağlanması beklenmektedir. Bölge karayolu ile Ankara’ya 2,5 saat (240 km), İstanbul’a 3,5 saat (380 km) uzaklıktadır. Yapımı tamamlanan Zonguldak Saltukova Havaalanına 12 km uzaklıktadır. Demiryolu 4 km yakınından geçmektedir. Zonguldak Limanı (40 km) ve Ereğli Limanı (85 km) ile deniz bağlantısı sağlanmaktadır. Ayrıca Zonguldak Limanından Ukrayna’ya Ro-Ro seferleri yapılmaktadır.(14)
KAYNAK: (14) http://www.cayorsan.org.tr/hakkimizda_6.html
FİLYOS VADİSİ PROJESİ
Filyos Vadisi Projesi, Filyos Serbest Bölgesi, Filyos Endüstri Bölgesi, Filyos Limanı, taşkın koruma yapıları, sanayi altyapısı ve güçlü ulaşım bağlantıları ile birlikte planlanan entegre bir projedir. Projeye ilişkin olarak alınmış Bakanlar Kurulu Kararları bulunmaktadır ve etki alanı nedeniyle de bölgesel kalkınma projesi niteliği taşır. Proje kapsamında yer alan Filyos Serbest Bölgesinin ve Filyos Endüstri Bölgesinin de faal olabilmesi, öncelikle bölgedeki diğer büyük projelerin Filyos nehrinin ıslahının ve Filyos Liman Projesi’nin yaşama geçirilmesi ile mümkün olacaktır. Kamu sektörü yatırım projelerinin yanında çok sayıda özel sektör yatırımının da yer alacağı bölgesel nitelikli bu proje, Çaycuma ilçesinin sınırlarını aşan bir etki yaratacaktır. Osmanlı Padişahı 2. Abdülhamit döneminde başka nedenlerle de olsa gündemde olduğu söylenen proje, Batı Karadeniz sahil kesiminde, Filyos nehrinin denize döküldüğü bölümde geliştirilir. Bu kapsamda nehrin kuzeyindeki Karadeniz deltası ile güneyindeki Gökçebey arasındaki bir kilometre genişliğindeki bant, serbest bölge ve endüstri bölgesi olarak ilan edilir ve delta kısmına Türkiye’nin en büyük limanlarından birinin yapılması planlanır. Limanın kapasitesi 25 milyon ton/yıl olarak açıklanır.(15)
Şu anda Filyos’ta 632 hektar civarında kamulaştırılmış alanın yaklaşık 390 hektarının sanayiye açılabilecek konumda olduğu bilinmektedir. Filyos Vadisi Projesi ile Zonguldak, Bartın ve Karabük illerini kalkındırmanın yanı sıra, Filyos Irmağının ıslah edilmesiyle kazandırılacak 32 kilometrekarelik bir alanın sanayiye kazandırılması da hedeflenmektedir. Bölgedeki yatırımlar hayata geçtiğinde en az 20.000 kişinin istihdam edileceği ön görülür. Filyos Bölgesinden, ilk kez, Devlet Planlama Teşkilatı tarafından 1963 yılında İlhan Tekeli’ye yaptırılan raporda söz edilir. 1986 yılında TÜSTAŞ, DPT’den aldığı bir ihale çerçevesinde, “Zonguldak- Bartın – Karabük Bölgesel Kalkınma Planı” hazırlar. 5.4.1994’te Tansu Çiller başkanlığındaki Bakanlar Kurulu aldığı bir kararla, Filyos havzasında 19 kilometrekare genişliğinde bir alanı, “serbest bölge” olarak ilan eder. Ancak altyapı çalışmalarının yapılmaması, kamulaştırmaların tamamlanmaması, serbest bölgenin kurulup işletilmesini üstlenecek müteşebbis bulunamaması gibi nedenlerle karar hayata geçirilemez. (15)
Proje, daha sonraki dönemlerde çok zikzaklı bir seyir izler. Bu dönemde Filyos Projesi’ni ilgilendiren ilk önemli karar 2.6.2004’de alınır. Bu tarihte 3218 sayılı kanunda yapılan değişikliklerle serbest bölge teşviklerinin azaltılması bölgeye yatırımcı çekilmesini zora soktu. 3.11.2006’da, birçok olumsuz gerekçe art arda sıralanarak Filyos’un serbest bölge statüsü iptal edildi. Ancak, Bakanlar Kurulu bölgeyi, 1.9.2008’de, 1994’teki haliyle, üstelik iptal gerekçelerinde hiçbir değişim olmadığı halde tekrar serbest bölge ilan eder; söz konusu alandaki özel mülkiyete ait taşınmazların acele kamulaştırılması kararı verilir. Serbest bölgenin ilki 25.2.2009, diğeri de 5.10.2010’da olmak üzere sınırları, iki kez, yeniden belirlenir. Son kararname ile planda 1. bölge olarak tabir edilen bölüm, serbest bölgenin dışına çıkarılır. Daha sonra 16.07.2012 tarih ve 2012/3574 sayılı bir kararla Filyos’ta Endüstri Bölgesi kurulması kararı alınır. Ancak bu karar da 01.05.2015 tarih 2015/7691 karar sayısıyla iptal edilerek, bu kez 607 hektarlık alanda tekrar endüstri bölgesi ilan edilir.
Üst üste alınan kararlar, yapılan statü ve sınır değişiklikleri birçok hukuki sorunun ortaya çıkmasına neden olur. Açılan davalarda, projenin kaderini etkileyecek pek çok mahkeme kararı alınır. Projeyle ilgili karmaşa bununla da bitmemektedir. Koordinasyon eksikleri nedeniyle devletin bir biriminin aldığı kararlar diğer birimi tarafından yok sayılır. Görülen davalar sırasında, proje için ayrılan 459,5 hektarlık alanın çevre planına işlenmediği ortaya çıkar. Mekânsal planlamadaki belirsizliklerle, serbest bölgenin tüm projenin üç katından fazla bir yer işgal etmesi gibi aykırılıklar, altyapı çalışmalarının önünü keser. Öte yandan tüm ülkede 2500 hektar alana yayılan 19 adet serbest bölge bulunurken, coğrafyası son derece kısıtlı Filyos’ta 1900 hektarlık alanın serbest bölge ilan edilmesi de tartışma konusu olur. Filyos Bölgesi’nde yapılan çalışmalar kapsamında devam eden taşkın koruma inşaatı, Filyos Liman Projesi fizibilite etüt çalışmaları, hâlihazır haritalar, kıyı kenar çizgisi çalışmaları, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı çalışmaları sayılabilecek önemli çalışmalar olarak öne çıkar.
KAYNAK:
Çaycuma Belediyesi Stratejik Plan 2014-19
(15) Mehmet Çetinkaya (BAKKA Uzmanı), “Filyos Vadisi Projesi”, http://www.karabuktso.org.tr/hizmetlerimiz/Filyos-Vadisi.pdf
FİLYOS LİMANI
Liman için ilk önemli çalışma 1989 yılında yaşanır. O tarihte bir Japon firmasına fizibilite çalışması yaptırılır. Yüksek Planlama Kurulu’nun 8 Kasım 1996 tarihli ve 96 / T-45 sayılı kararıyla; alanın ırmak ağzındaki birinci bölümünde yapılacak Filyos Limanı inşaatı işinin, yap işlet devret modeline göre gerçekleştirilmesi için DLH yetkili kılınır. DLH liman projesi işini gerçekleştirmek üzere yapılan ihale sonucunda Kardemir’le 13 Kasım 1999’da sözleşme imzalanır. Ancak bölge için hazırlanan imar planına Genelkurmay Başkanlığının (kamulaştırılan alana konuşlu 22’nci Elektronik Birliğinin faaliyetlerinin olumsuz etkileneceği gerekçesiyle) uygun görüş vermemesi nedeniyle şirkete yer teslimi yapılamaz. Yap işlet devret sözleşmesi, 16 Ağustos 2004 tarihli Ulaştırma Bakanı ‘Olur’u ile feshedilir. 19 Mart 2014 tarihinde yeniden ihalesi yapılan liman altyapı işi, yer teslimi aşamasında yapılan itirazlar nedeniyle bir kez daha sürüncemeye girer. 1970’den beri Türkiye’nin gündeminde olan Filyos Limanı tamamlandığında, Karadeniz’in en önemli aktarma limanlarından biri olacaktır. Çevresinde endüstri alanı da oluşturulacak Filyos Limanının, enerji tesisleri, diğer ağır sanayi kuruluşları, imalat sanayisi ve lojistik alanlardan oluşan endüstri tesisleri ile entegre olması öngörülmektedir. Liman bittiğinde, yaklaşık 500 metrelik rıhtımı, ana ve tali mendireği olacak, demiryolu yol bağlantıları kurulacaktır.(17)
KAYNAK: (17) Ekrem Murat Zaman, Filyos Vadi ve Liman Projeleri http://www.tefen67.com/haberdetay1.php?did=876